ÖĞRETİM MATERYALİMİ GELİŞTİRİYORUM
ETKİLİ BİR ÖĞRENME ARACI OLARAK
OFİS YAZILIMLARINDAN POWERPOİNT KULLANIMI
BÖLÜM 1
GİRİŞ
Teknolojideki hızlı değişim, öğrenme
– öğretme ortamlarını da değiştirmiştir. Gelişen teknoloji ışığında, öğrenci
merkezli öğrenme modelleri içerisinde teknoloji, her geçen gün artan bir
şekilde yerini almaktadır. Gelişen teknolojiyle birlikte bilgiye ulaşma
yöntemlerinde de gelişmeler olmaktadır. Özellikle Internet'in yaygınlaşmasıyla
birlikte bilgiye erişim yolları çeşitlenmiştir. Bir yandan bilginin artması –
çeşitlenmesi, diğer yandan bilginin öğrenciye aktarılması, öğretmenin sahip
olması gereken özellikleri arttırmıştır. Artık öğretmen hazır bilgiyi alıp
öğrenciye aktaran değil; bilgiye ulaşan, yorumlayan ve yeni haliyle öğrenciye
aktaran, öğrencisini araştırmaya, bilgilerini paylaşmaya yönelten bir yapıya
kavuşmuştur. Teknolojik gelişmeyle birlikte öğretmen; bilgisayar ortamında
hazırlayacağı öğretim materyalleriyle öğrencide etkili ve kalıcı öğrenmeyi
sağlamaya çalışmalıdır.
Okullarımızda son dönemlerde artan
Bilgi Teknolojisi Sınıfları ile bilgisayarların bir çok eve girmesi sonucunda
teknoloji kullanımı yaygınlaşmıştır. Öğretmenlerimizin büyük bir çoğunluğu
bilgi teknolojisini kullanır hale gelmiştir.
Öğretmenlerimiz ofis yazılımlarından, Internet'ten yararlanmakta, CD ROM
ortamındaki öğretim yazılımlarını
kullanmaktadır.
Ancak hazır öğretim materyali her
zaman öğretmenlerimizin gereksinimi karşılamayabilir. Öğrenci farklılığı,
öğrenme farklılığı, çevresel etkiler gibi nedenlerle, aynı öğretim materyalini
kullanmak, öğretimde istenen etkiyi sağlamayabilir. Öğretim materyali öğretim
ortamında farklı amaçlar için kullanılabilir. Materyal bazı öğretim
ortamlarında öğretmeni destekleyici amaçla kullanılırken, bazı ortamlarda ise
tamamen öğretmen rolü üstlenerek içeriği doğrudan öğrencilere aktarmaktadır.
Öğretmenlerimizin öğretim materyali
gereksinimini karşılayabilecekleri en iyi kaynak bilgi teknolojileri
içerisindedir. Özellikle öğretim ortamında öğretmeni destekleyecek materyal,
bir sunum aracı kullanılarak öğretmenin kendisi tarafından hazırlanabilir.
Etkili bir sunum aracı olan PowerPoint, uygulamalarda göstermiştir ki; hem
öğretmeni destekleyici bir araç, hem de öğrencilerin araştırıp hazırladıkları
konuları sundukları – paylaştıkları en iyi araçlardan birisidir.
EĞİTİMDE TEKNOLOJİ NEDİR?
Yapılmış olan bir çok teknoloji
kavramının ışığında eğitimde teknoloji; bilgi
ile öğrenci arasındaki köprü olarak ifade edilebilir. Bu köprü ile
öğretmen;
1.
Temel bilgileri,
2.
Tanımlar ve
uygulamalar hakkında yeterince bilgi verilmesini,
3.
Öğrencilerin öğrenmeyi
tamamlayabilmeleri için bilgileri kalıcı ve kullanılabilir bir biçime
dönüştürmelerini sağlar.
ÖĞRETİM
TEKNOLOJİSİ NEDİR?
“
Öğretim Teknolojileri, öğrenme nesnelerini yani öğrenme ve öğretme sürecinde
yer alacak her türlü materyal ve aracı anlatır
(Armsey
& Dahl, 1973).”
“.....
daha etkili bir öğretim sağlamak amacıyla, öğrenme ve iletişim ile ilgili
araştırmalara dayalı, insan ve maddi kaynakları birlikte kullanarak, öğretme ve
öğrenme süreci bütününün belirli özel hedefler açısından sistematik olarak
tasarlanması, uygulanması ve değerlendirilmesidir (Reiser, 1987).”
Öğretme
yöntemlerini sistem yaklaşımı olarak adlandıran bu tanıma göre; sistematik ve
bütüncül bir yaklaşım sürecinde araç-gereç, sayısız öğelerden biri olarak yer
alır.
SİSTEM
NEDİR?
Genel
anlamda sistem, karşılıklı etkileşim içerisinde bulunan unsurların, tasarlanan
amaçları gerçekleştirmek amacıyla bir bütün meydana getirecek şekilde organize
edilmesidir (Sezgin, 1994).
Öğretimde
sistem yaklaşımı süreci “öğretim tasarımı” olarak adlandırılır.
Öğretim
Tasarımının
Analiz aşamasında;
öğretim sonunda öğrencilere kazandırılması istenen amaçlar saptanır.
Tasarım ve geliştirme aşamasında;
nasıl öğretelim sorusuna cevap aranır.
Değerlendirme aşamasında;
analiz aşamasında
belirlenen amaçların doğru ve noksansız olup olmadığı,
geliştirilen amaçların içeriği yansıtıp yansıtmadığı,
geliştirilen öğretim amaçlarına ulaşılıp ulaşılamadığı değerlendirilir.
ÖĞRETİM
TEKNOLOJİSİ VE İLETİŞİM
“Öğrenme- öğretme süreçlerinde gerçekleştirilen tüm etkinlikler temelde
birer iletişim etkinliğidir (Ergin, 1995)”
“İletişim, genel anlamıyla iki birim arasındaki mesaj alışverişidir (Demirel,
2000)”
Şekil 1: Öğretme – Öğrenme Süreci
Öğrenme içeriğinin sunuluş biçimi ve sırası
arasında doğrudan bir ilişki vardır. Bu nedenle öğretimin somuttan soyuta doğru
aşamalandırılması gerekir.
Somuttan soyuta öğrenmede “yaşantı konisi” adı
verilen yardımcı bir model geliştirilmiştir.
Şekil 2:
Dale’ in Deneyim Konisi
Yaşantı konisinin dayandığı bilimsel araştırma
bulgularına göre insanlar öğrendiklerinin,
% 83’ ünü görme,
% 11’ ini işitme,
% 3.5’ ini koklama,
% 1.5’ ini dokunma
% 1’ ini tatma duyularıyla öğrenmektedir.
Hangi duyularımızla öğrendiklerimiz ne kadar
hatırlanır?
Zaman sabit tutulmak üzere insanlar:
Okuduklarının % 10’ unu,
İşittiklerinin % 20’sini,
Gördüklerinin % 30’ unu,
Hem görüp hem işittiklerinin % 50’sini,
Söylediklerinin % 70’ini,
Yapıp söylediklerinin % 90’ını hatırlamaktadırlar (Çilenti, 1991).
Öğretim aşamasında, öğrencinin öğrenmesine yardım
eden değişik stratejiler kullanılmalıdır. Bu stratejiler:
-
Konu özeti: Hatırlamayı
kolaylaştırmak için, aralıklarla ya da ders bitiminde konular özetlenmelidir.
-
Tekrar: Temel olarak bir
davranış, alıştırma şeklinde ne kadar çok tekrarlanırsa, öğrenme o kadar
kolay olur.
-
Kolaydan zora
sıralama: Kolaydan zora, somuttan soyuta yapılan sıralama daha çok kendine
güven, daha çok motivasyon ve daha iyi öğrenme sağlar.
-
Genelleme yapma: Öğrencilerin
öğrendiklerini, farklı durumlarda kullanabilmelerine yardımcı olacak,
farklı örnekler ve alıştırmalar yaptırılmalıdır.
-
Dikkat çekme: Öğrenci dikkatlerini
dersin önemli noktalarına toplamak için dikkat çekmek gerekmektedir.
Önemli olan dikkatin nereye ve ne zaman çekileceğidir.
Öğrencilere kazandırılacak davranışlarda farklı
öğretim yöntemleri kullanılabilir. Belirli davranışların öğrencilere
kazandırılmasında farklı yöntemler kullanılabileceği gibi bir çok yöntem de bir
arada kullanılabilir. Bazı öğretim yöntemleri şunlardır:
Anlatım: Öğretmen merkezli ve öğretmenin konuyu öğrencilere
anlatması esasına dayanan bir yöntemdir. Özellikle sözel bilgilerin öğrencilere
kazandırılmasında; öğrenci sayısının fazla olduğu sınıflarda ve bir konunun
işlenmesinde öğretim için ayrılan sürenin kısa olduğu durumlarda kullanılır.
Konuların daha iyi anlaşılabilmesi ve ilgilerin çekilmesi için görsel
unsurlardan yararlanılmalıdır.
Soru- Cevap:
Öğretmenin, bir konu ile ilgili hazırladığı
soruların öğrencilere sorulması ve onlardan alınan cevapları değerlendirerek
öğretim yapması esasına dayanır. Bu yöntem öğrenciye düşünme, konuşma ve yorum
yapma alışkanlığı kazandırır. Öğretmene ise, öğrencilerin düşünmesini sağlama
ve geliştirme, öğrencilerin öğrenme düzeylerini anlama, derse ve konuya karşı
ilgiyi artırma, öğrenilenleri pekiştirme ve yeni konuyla ilgiyi kurarak
öğrenmeyi sağlamasına yardımcı olur.
Gösterip Yaptırma:
Bir işi oluşturan işlemlerin uygulanmasını,
araç gereçlerin çalıştırılmasını önce gösterip açıklama sonra da alıştırma ve
uygulama yaptırarak öğretme yöntemidir.
Örnek Olay:
Gerçek hayatta karşılaşılan problemlerin sınıf
ortamında neden, nasıl ve sonuç ilişkisine göre incelenmesi yöntemidir.
Öğrencilerin konu ile ilgili bilgi, beceri ve tutum kazanmasını sağlamak ve
benzer olaylar karşısında hızlı ve etkin çözüm yolları bulmalarına yardımcı
olmak için kullanılır.
Grup Tartışması:
Bir konu ya da sorun üzerinde katılımcıları
düşünmeye yöneltmek, soruna çözüm üretmek için kullanılan yöntemdir. Grup
tartışmasında konu ve amaç saptanır, tartışmayı yönlendirecek sorular
belirlenir, tartışmadan önce (dramatizasyon yapılarak, yazılı materyal okunarak,
film izlenerek) ortak yaşantı oluşturulur, tartışma yapıldıktan sonra özet ve
değerlendirme yapılır.
Beyin Fırtınası:
Belirli bir zaman içerisinde, belirli bir konu
ya da soruna çözüm getirmek, karar vermek, konu hakkında mümkün olduğunca çok
fikir üretmek için kullanılan bir yöntemdir. Tüm fikirler konuşulup
tartışıldıktan sonra, benzer fikirler birleştirilir, ilgisiz fikirler elenir ve
öneriler öncelik sırasına konulur.
Rol Oynama:
Öğrencilerin deneyim kazanarak ve hissederek
öğrenmelerine yardımcı olan bir yöntemdir. Rol oynama yönteminde eğitim konusu
ile ilgili tutum, durum, sorun ya da olay
öğrenciler tarafından sınıfta dramatize edilir. Rol oyunları gerçek
yaşam örneklerine dayalı ya da hayali olarak tasarlanmış örnekler olabilir.
ARAÇ
GEREÇLERİN ÖĞRETİMDEKİ YERİ VE ÖNEMİ
Öğretme
-öğrenme sürecinde araç gereçler genelde öğretimi desteklemek amacıyla
kullanılırlar. Öğrenmeye katılan duyu organlarının sayısı arttıkça, öğrenme
daha kolay ve kalıcı olur. Teknolojik araçların kullanılmasıyla sağlanan
faydaları sıralayacak olursak;
Teknolojik araçlar,
-
Öğrenme işlemine katılan duyu sayısını artırarak kalıcı öğrenmenin
gerçekleşmesine yardımcı olur. Öğrenmenin niteliğini artırır.
-
Öğretimde kullanılan araç gereç sayısı arttıkça, her bir öğrencinin
bireysel öğrenme ihtiyaçlarına uygun bir öğretim kanalı bulunur.
-
Öğrencilerin dikkati çekilerek motivasyon artırılır.
-
Bilgilerin belleğe kodlanmasını ve kolay hatırlamayı sağlar.
-
Soyut, anlaması güç kavramları ve olayları somutlaştırır.
-
Sınıfa getirilmesi olanaksız olay ve cisimlerin güvenli olarak
gözlenmesini sağlar.
-
İçeriği basitleştirerek anlaşılmalarını kolaylaştırır.
-
Öğrencilerin ve öğretmenlerin hedefe ulaşmak için harcadıkları
zamanı azaltır.
-
Öğretmenin etkinliğini artırır.
-
Öğrenciyi öğrenmede etkin kılar.
-
Niteliği düşürmeden eğitimin maliyetini düşürür.
ÖĞRETİMDE
KULLANILAN GÖRSEL İŞİTSEL TEKNOLOJİK ARAÇLAR
Öğretim
sürecinde görsel işitsel teknolojik araçları kullanmanın temel amacı öncelikle,
gerçekte sınıfa getiremeyeceğimiz objeleri ya da olayları ders ortamına
taşımaktır. Fotoğraf, resim, grafik, canlı görüntüler (film), gerçek sesler ve
günümüzün teknolojisi bilgisayarlar ile CD ROM veya Internet' ortamında ya da
kendi oluşturabileceğimiz yazılımlarla simülasyonlar, animasyonlar sınıf
ortamına taşınabilmektedir. Sınıf ortamına taşıdığınız her materyal, çoklu zeka
uygulamalarınızda da size yardımcı olacaktır. Sınıf içerisinde
kullanabileceğimiz bazı teknolojik araçlar şunlardır:
|
Yazı Tahtası
|
Sınıflarımızda
vazgeçemediğimiz en önemli araçlardan bir tanesi yazı tahtasıdır. Basit
olarak çizilebilecek grafikler, resimler, dikkat çekilmek istenen başlıklar
vb. dersin işleyişi sırasında tahtaya çizilerek görsellikle birlikte akılda
kalıcılık sağlanır. Öğrenci yazı tahtası kullanarak aktif duruma gelebilir.
|
|
|
|
|
|
|
|
Radyo/ Ses Kaseti/ CD ROM
|
Sınıfa
getiremediğimiz doğa sesleri, müzikler, örnek anlatımlar, canlandırmalar vb.
ses kaseti ya da CD ROM dan ders ortamında dinletilebilir. Öğrencilerin
yaptıkları çalışmalarla ilgili ses araştırmaları ya da kendi sesleri
kaydedilip dinletilerek derse aktif katılım sağlanabilir.
|
|
Televizyon/ Video/ VCD
|
Sınıfa
getiremediğimiz canlılar, manzaralar, şehirler, ülkeler, olaylar televizyon
aracılığıyla ders içerisinde gösterilebilir. Video ya da VCD okuyucular
televizyonla birlikte kullanılan yardımcı araçlardır. Kamera ile öğrencilerin
yaptıkları görüntü kayıtları da izlendiğinde yine aktif katılım sağlanmış
olacaktır.
|
|
Slayt
|
Slayt
projeksiyon makineleri yardımıyla fotoğraflar sınıfta gösterilebilmektedir.
Ancak slayt üretimi pahalı olduğu ve yanlıca durağan fotoğraflar gösterme
sınırlılığından dolayı çok fazla kullanılmamaktadır.
|
|
Tepegöz
|
Tepegöz
projektörleri, önceden hazırlanmış siyah beyaz ya da renkli saydamların
yansıtılmasını sağlayan araçtır. Resim , grafik, metin gibi bilgilerin
büyütülerek yansıtılmasında kullanılır. En büyük avantajı ders içerisinde
yazı tahtası gibi kullanılması yani saydamlar üzerine yazılıp
çizilebilmesidir. Öğrencilerde bu aracı kullanarak kendi hazırladıkları
yansıları aktif olarak kullanabilirler.
|
|
Episkop
|
İçerisine
yerleştirilen kitap, dergi, tepegöz saydamı gibi herhangi bir materyalin
büyütülerek yansıtılmasını sağlayan bir araçtır. Kitap sayfasının
yansıtılması gibi bir üstünlüğü olmasına rağmen, tepegözde olduğu gibi
yansıtılan materyal üzerine yazma çizme işlemi yapılamaz. Daha pasif
kullanılan bir araçtır.
|
|
Projeksiyon Makinesi
|
Video
ya da bilgisayar bağlantısı yapılarak kullanılan, görüntüyü büyüterek
yansıtan araçlardır.
|
|
|
|
Bilgisayarlar
|
Bilgisayarlar
eğitimde öğretim, üretim ve iletişim aracı olarak kullanılmaktadır.
Bilgisayarlar tek başlarına ya da bir projeksiyon makinesi bağlanarak
kullanılabilir. Anlattığımız tüm araçları kendi bünyesinde barındırmaktadır.
Video gösterme , ses dinleme, slayt izleme, yazı yazma, animasyon ve
simülasyonlarla çalışma özelliklerinin dışında Internet' üzerinden araştırma
yapmaya olanak tanıması gibi birçok üstün özelliği ile en çok tercih edilen
araç durumunu almıştır. Öğretmenin ve öğrencinin aktif olarak derse katılımı
en üst düzeyde sağlanmaktadır.
|
|
İntranet (Yerel Ağ) ve İnternet (Uluslar Arası Ağ)
|
Bilgisayarların iletişim
sağlayacak şekilde, sınırlı sayıda birbirlerine bağlandığı ağ yerel ağ olarak
adlandırılmaktadır. Bağlantının tüm bilgisayarlarla yapıldığı ve dünyanın her
tarafıyla iletişim kurulduğu ağ yapısı ise Internet'tir. Yerel ağdan bilgiler
paylaşılabilir, ortak çalışmalar yapılabilir. İnternet ise araştırmaların en
rahat yapılabileceği, bilgilerin kolayca ulaşılabileceği, her türlü görsel
işitsel materyale ulaşılabilecek iletişim aracıdır. Öğretmen ve öğrenciler
kişisel sayfalarını hazırlayarak çalışmalarını rahatça paylaşabilirler.
|
GÖRSEL
MATERYAL TASARIMI
ÖĞRETİM
MATERYALİ HAZIRLAMADA TEMEL İLKELER
1. Basit sade ve anlaşılır olmalı.
2. Hedef ve davranışlara uygun hazırlanmalı
3. Konuyu oluşturan bütün bilgilerle değil, önemli
ve özet bilgilerle donatılmalı.
4. Önemli noktaları vurgulamak için görsel öğe
kullanılmalı.
5. Güncellenebilir nitelikte olmalı.
Şekil 3: Görsel Tasarım Unsurları
GÖRSEL TASARIM UNSURLARI
Görsel Unsurlar
Öğrenme etkinliği içerisinde seçilen
öğeler konunun özelliğine göre değişebilir. Ancak genel olarak aşağıdaki
yaklaşımlar uygulanabilir.
Gerçekçi
unsurların kullanılması, anlatılan gerçek nesnenin gösterilmesi
demektir. Gerçek nesnelerin fotoğraflarının kullanılması, gerçek renklerinin
kullanılması buna örnek olarak verilebilir.
|
Şekil 4: Gerçekçi Unsurların
Kullanılması
|
Benzeşik
görsel unsurlar, bir kavramı veya bir konuyu
açıklamak için o kavrama benzer bir nesneyi göstererek benzerliklere dikkat
çekmek için kullanılır.
|
Şekil 5: Benzeşik Unsurların
Kullanılması
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Şematik
görsel unsurlar, şemalar, grafikler, haritaları
kapsar. İçerik yapılarındaki benzerlikleri göstermekte etkilidir.
|
Şekil 6: Şematik Unsurların
Kullanılması
|
Sözel Tasarım Unsurları
Görsel materyal hazırlandığında
çoğunlukla sözel unsurlarla tasarımı desteklemeye gereksinim duyulabilir.
Kullanılan unsurların amaçlanan mesajlarla uyumlu olması gerekir.
Yazı Tipi
materyaldeki diğer unsurlarla uyumlu olmalıdır.
Verilmek istenen mesajı, yalın bir ifadeyle vermek için süslü olmayan düz yazı
tipleri seçilmelidir. Yapılan uygulamalar sonucunda “Arial” yazı tipinin
yansıtılan ya da bilgisayar üzerinde uygulanan materyal için en uygun yazı tipi
olduğu söylenebilir.
Şekil 7:
Yazı Tipi Kolay Okunabilir Nitelikte Olmalı. Farklı Yazı Tiplerinden Kaçınılmalıdır.
Stil
Sayısı, bir saydamda gereksiz yere fazla sayıda kullanılırsa dikkat çekmek yerine
dikkatin dağılmasına neden olur. Stillerdeki farklılık ancak dikkat çekmek için
kullanılmalıdır. Dikkat çekme unsuru olarak, ”Kalın, Yatık, Altı Çizili, Yazı
Boyutu” gibi biçimlendirmeler kullanılabilir.
Şekil 8: Stil Farklılığı Dikkat Çekmek
İçin Kullanılmalıdır.
Büyüklük,
bir metindeki yazıların rahatlıkla okunabilmesini
sağlayan unsurdur. Kullanılan yazıların sürekli büyük harfle yazılması, gözün
algılamasında monotonluğa dolayısıyla yorgunluğa neden olmaktadır. Küçük
harflerle yazılan metinlerde göz farklı karakterler ve büyüklüklerle
karşılaşacağı için monotonluk olmayacak, görsel algı kolaylaşacaktır.
Genellikle kısa başlıklarda sürekli büyük harf kullanılabilir ancak uzun
başlıklar ve metinler için küçük harf kuralına uygun yazım tercih edilmelidir.
Şekil 9:
Bir Metinde, Mümkün Olduğunca Küçük Harf Tipi Kullanılmalıdır. Sürekli Büyük Harf
Okumayı Zorlaştırır.
Renk unsurunu kullanırken, hazırladığımız sunumlarda zıt renklere
dikkat etmeliyiz. Metin renginin arka planın rengiyle zıt renkte olması,
yazının kolay okunmasını sağlar.
En
iyi okunabilirlik durumları öncelik sırasına göre yandaki şekildeki gibidir.
|
Şekil 10: Renk Seçiminde En İyi Okunabilirlik
Durumları
|
Harf Boyutu seçilirken metnin uzak
mesafeden okunabilmesi, gözü yormadan algılama sağlaması ve dikkat çekici bir
unsur olarak kullanılmasına dikkat edilir. Yazı boyutu hedef kitlenin
seviyesine uygun olarak ne çok büyük ne de çok küçük olmalıdır. Genellikle 28
– 40 punto yazı büyüklüğü tercih edilebilir. Ancak uygulayıcının tercihine
uygun olarak daha büyük ya da küçük yazı büyüklüğü de kullanılabilir.
|
Şekil 11: Harf Boyutu Gözü
Yormamalı
|
Boşluklar satır aralarındaki okumayı kolaylaştırmak için
kullanılır. Eğer satırlar birbirine çok yakın ise kolay okunmazlar. Birbiri
arasında boşluğun çok olduğu satırlar ise birbirinden kopukmuş izlenimi
verirler. İyi okunabilir bir metin için ideal olan boşluk, küçük harflerin
boyutundan biraz küçük olmalıdır.
|
Şekil 12: Üstteki satır araları
ideal olandır. Alttakinde ise satır arası boşluklar fazla bırakılmıştır.
|
Çekici Unsurlar
Dikkat çekici
unsurlar, materyalde uyarıcılar kullanılarak
dikkatin bir konuya verilmesini sağlamak için kullanılır. Ortam
monotonlaştığında veya dikkatin özellikle çekilmesi gereken noktalarda uyarıcı,
dikkat çekici bir unsur kullanılabilir. Bu unsurlar PowerPoint sunumlarında,
ses efekti, görüntü efekti ya da animasyon olabilir. Ancak unutmamak gerekir ki
dikkat çekici unsurların gerekli gereksiz sürekli kullanılması da materyali
monoton hale getirecektir. Bu nedenle dikkat çekme unsurları yerinde ve
zamanında kullanılırsa hazırlanan materyal amacına ulaşır.
Şekil 13: Vurgulanacak
bölümlere dikkat çekilmelidir.
Dokunulabilir
unsurlar, dokunma duygusuna
benzer bir duygu oluşturan unsurlardır. Desen, doku, renk gibi ögeler, konunun
anlaşılır bütünleştirici özelliğini artırır.
Şekil 14:
Dokulu Şekiller Dokunulabilirlik Duygusu Verir.
Etkileşimli
materyal anlatılan konuya katılımı arttırır. Örneğin
bir soru sorup, yanıt geldikten sonra doğru olanı yansıda göstermek etkileşimi
artırır. Kalıcı öğrenmeyi destekler.
Şekil 15:
İlk Slaytta Soru, Sonraki Slaytta Cevap Verilebilir.
Görsel Tasarımda Dikkat Edilmesi Gereken Biçimsel
Yapı Unsurları Genel Olarak Şunlardır;
1.
Görsel unsurları düzenlerken en az çabayla dikkati materyale çekmek
hedeflenmelidir. Bunun için görme noktaları dediğimiz noktalar esas alınmalı
ve dikkat çekilecek obje bu noktalara yerleştirilmelidir.
|
Şekil 16: Görme Noktaları
|
2.
Görsel unsurları düzenlerken, çalışılan alan üzerinde objeleri yerleştirirken
simetrik ya da simetrik olmayan dengeye dikkat edilmelidir.
|
Şekil 17: Görsel Denge
|
3.
Sözcük tekrarından kaçınılmalıdır.
|
Şekil 18: Sözcük Tekrarından
Kaçınılmalı.
|
4.
Uzun değil kısa başlıklar tercih edilmelidir.
|
Şekil 19: Kısa Başlıklar Tercih
Edilmeli
|
5.
Yazılar dikey değil yatay olmalıdır.
|
Şekil 20: Yatay Yazı Kullanılmalı
|
6.
Birbiriyle ilgisi olan şekil ve yazılar bir arada bulunmalıdır.
|
Şekil 21: İlgili Şekiller ve
Yazılar Bir Arada Olmalı
|
7.
Bir çok konuyu bir arada anlatmak yerine tek konuya yoğunlaşılmalıdır.
|
Şekil 22: Tek Konu Anlatılmalı
|
|