Atatürk
Dolmabahçe
Sarayında
resim ve heykel sergisini gezerken (20 Eylül
1937)
ATATÜRK VE GÜZEL SANATLAR
Sanat, duygu ve düşüncelerimizi türlü biçimlerde
yansıtan en etkili
yoldur.
"Müzik, resim, edebiyat tiyatro, mimarlık ve
heykeltıraşlık",
güzel
sanatların birer koludur.
Güzel sanatlara değer vermeyen uygar bir ülke
düşünülemez. Milletler arasındaki yakınlaşma, kaynaşma
ve kültür alış verişi, güzel sanatlar sayesinde mümkün
olur. Atatürk'ün deyişiyle, "Sanatsız kalmış bir
milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir."
Dil ve edebiyatın güzel sanatlar arasında önemli bir
yeri vardır. Bizim dilimiz "Türkçe'dir. Dilimiz
sayesinde anlaşır ve kaynaşırız. Türk dili, dünyanın
en eski ve zengin dillerinden biridir. Okunması,
yazılması kolaydır. Her türlü duygu ve düşünceyi
kolayca anlatmaya elverişlidir. Millî değerlerimizi,
dilimiz ve edebiyatımız sayesinde koruruz.
Kültürümüzü, şiir, roman, öykü gibi eserlerle kuşaktan
kuşağa aktarırız.
Atatürk, Türk dili ve edebiyatına büyük önem
vermiştir. Dil kurultayları toplanmasına öncülük
etmiştir. Türk dilinin araştırılması ve geliştirilmesi
için 1932'de Türk Dil Kurumunu kurdurmuştur.
Türk müziği ve Türk "folkloru, Türk ulusunun duygu ve
düşüncelerini dile getirir. Türkülerimiz,
şarkılarımız, masallarımız, oyunlarımız, bizi
birbîrimize yaklaştırıp kaynaştırır. Atatürk, bu
nedenle müziğimizin gelişmesi ve folklorumuzun
zenginleşmesi için çaba göstermiştir.
Atatürk, Türk tiyatrosuna ve sahne oyunlarına da özel
bir önem vermiştir. Çağdaş Türk tiyatrosunun gelişmesine
önderlik etmiştir. Bunun
için Ankara Devlet Konservatuarını kurdurmuştur. Karagöz
ve orta oyunu gibi geleneksel tiyatromuzun korunması
ve geliştirilmesini sağlamıştır.
Atatürkçü düşüncede sanatın ve sanatkârın yeri ve değeri
büyüktür. Biz de sanat eserlerini korumalı, sanatçıya
karşı saygılı davranmalıyız.
Adil TOPALOĞLU
|
|
|