AY'DA AYAK İZLERİ
Ay'ın yüzündeki ayak izlerinin, orada ne
kadar kalacağını çok merak ediyorum.
Gerçekte Ay'ın yüzü, ayak izi bırakmaya çok
uygun bir toprakla kaplı. Pudra gibi taneli
bir toprak. Taneler, birbirlerine kolaylıkla
yapışıyor. Toprak kolayca sıkışabiliyor.
Ay, çalışmaya oldukça elverişlidir. Yer
çekiminin azlığı birçok yarar sağlıyor. En
önemlisi, az güç harcayarak çok iş yapabilme
imkânı veriyor.
Ay'daki görevlerimden biri de kolay yürüme
şeklini araştırmaktı. Sonunda en iyi şeklin
yine Dünya'daki gibi yürüme olduğuna karar
verdim. İki ayak üstünde sıçramak da mümkün.
Fakat bu yürüyüş daha güç. En iyisi, Ay'da
uzun adımlar atmak. Kısa adımlarla yüründüğü
zaman insan havada yüzer gibi oluyor,
hareketlerini birden hızlandıramıyor. Bundan
başka, birden durmak da mümkün olmuyor. Onun
için nerede durulacağına dört beş adım
önceden karar verip bunu uygulamak
gerekiyor. Yön değiştirirken de aynı
durumlar ortaya çıkıyor. Dünya'da hızlı
dönüşler yapmak mümkün. Fakat yer çekimi
Ay'da Dünya'dakinden altı defa daha az. Bu
nedenle daha ağır hareket etmek gerekiyor.
İnsan, Ay'da dengesini kaybettiğini kolayca
sezebiliyor. Birkaç denemeden sonra dengeyi
bulmak kolaylaşıyor. Ay'a gideceklere bir
tavsiyem var: Araçtan çıktıktan sonra hiç
olmazsa 15 dakikalarını yürümeye ayırsınlar.
Yön değiştirme ve denge bulma talimleri
yapsınlar. Kendileri için en uygun olan
şekli bulsunlar. Ondan sonra Ay'da daha
rahat hareket edebilirler.
Edwin Eugene ALDRIN (Edvin Ojen Eldrin)
Bilim ve Teknik dergisi