OĞLUM BÜYÜK ADAM OLACAK
Mustafa
çok sevimli bir çocuktu. Altın gibi saçları, iri mavi
gözleri vardı. Teni beyaz, yanakları kırmızı kırmızıydı.
Annesi de babası da onun üzerine titriyorlardı. Annesi,
onu bir dakika bile yanından ayırmak istemiyordu.
Yıllar
geçti, Mustafa okul çağına geldi. Annesi, Mustafa'yı
mahalle mektebine göndermek istiyordu. Babası yenilikçi
düşünceleri benimsemiş bir insandı. Bunun için onu modern
eğitim yapan bir okula göndermek istiyordu. Mustafa,
Zübeyde Hanımın ısrarları sonucu mahalle mektebine
başladı.
Bir akşam
Ali Rıza Efendi:
— Zübeyde!
Bak, Mustafa'yı senin isteğin üzerine mahalle mektebine
gönderdik. Fakat orada hiçbir şey öğreneceği yok! Ben,
Mustafa'nın daha iyi yetişmesini istiyorum. Onu Şemsi
Efendi Mektebine vereceğim, dedi.
Zübeyde
Hanım bu öneriyi kabul etti. Mustafa'yı Şemsi Efendi
Mektebine verdiler.
Mustafa
okula başlayalı birkaç gün olmuştu. Bir akşam Ali Rıza
Efendi eve döndü:
— Zübeyde!
dedi. Çocuğun okulunu değiştirmekle iyi ettik. Bugün
Mustafa'nın öğretmeniyle konuştum. Mustafa'dan çok memnun.
"Bu çocuk çok zeki! Onu iyi yetiştirmelisiniz. Bu parlak
zekâlı çocuk buralarda sönüp giderse yazık olur. Onu en
yüksek okullarda okutmaya çalı
şınız." dedi.
Zübeyde
Hanım bu sözlerden çok mutlu oldu. Oğluyla gurur duydu.
Babası,
Mustafa'nın okuması için elinden gelen her türlü
fedakârlığı yapıyordu. Her gün Mustafa'nın yeni bir başarı
haberini alıyor, bundan da çok mutlu oluyordu.
Bir akşam
Mustafa, okuldan çıktıktan sonra babasının kereste
dükkânına gitti. Müşterilerden biri, Mustafa'nın altın
saçlarını okşayarak:
— Senin
adın ne? dedi.
—
Mustafa.
—
Büyüdüğün zaman ne olacaksın delikanlı? Mustafa daha cevap
vermeden, babası:
— Benim
oğlum okuyup büyük adam olacak! dedi.
Rakım ÇALAPALA
Mustafa - Atatürk'ün Romanı
(Yeniden düzenlenmiştir.)