DÜNDEN
BUGÜNE HABERLEŞME
Çok eski
yıllarda yazı bilinmiyordu. Mektup, telgraf, telefon yoktu.
İnsanlar, haberleşmek için yüksek yerlere çıkıp birbirlerine
seslendiler. Bazı yerlerde davullarla, bazı yerlerde de
dumanla haberleştiler.
Bir gün
kâğıt bulundu. Mektuplar yazıldı. Ama mektuplar yerlerine çok
geç ve zor ulaştı. Çünkü tren, uçak, otomobil gibi araçlar
henüz bulunmamıştı.
Sonra
elektrik bulundu. Telefon, radyo, televizyon elektrik
bulunduktan sonra yapıldı. Çünkü bu araçlar elektrikle
çalışıyordu.
Artık
insanların uzaklardan birbirlerine bağırmalarına gerek
kalmadı. Telefon, sesimizi anında uzaklara iletti.
İnsanlar
radyoya hayretle baktılar. "Acaba içinde insan mı var?' diye
düşündüler.
Sihirli
kutuya gelince, önünde beyaz bir camı vardı. Bu araç hem ses
çıkartıyor hem de görüntü veriyordu. Bu sihirli kutuya
televizyon adı verildi. Artık başka ülkelere gitmeden,
oralardaki olaylar izlenebiliyordu.
Engin
ÖZATALAY
Haberleşme (Kısaltılmıştır.)
|