2. İlimiz
ve Bölgemizde İklim ve Doğal Bitki Örtüsü
İklim
Dünya’mızı güneş ısıtır. Güneş
ışınlarının dik veya dike yakın geldiği yerlerde havalar çok
ısınır. Havanın en çok ısındığı mevsim yazdır. Güneş
ışınlarının eğik olarak geldiği yerlerde ise hava soğuktur.
Havanın en az ısındığı mevsim ise kıştır.
Hava sıcaklığı termometre ile
ölçülür. Sıcaklık değerleri santigrat derece (°C) ile ifade
edilir. “Bugün en yüksek hava sıcaklığı 30°C olacak.” gibi.
Günlük hava sıcaklığını belirtebilmek için günün çeşitli
saatlerinde ölçümler yapılır. Bu ölçümlerin ortalaması
alınarak günlük sıcaklık ortalaması bulunur. Günlük sıcaklık
ortalamasından yararlanılarak da aylık ve yıllık sıcaklık
ortalamaları hesaplanır.
Her cismin bir ağırlığı olduğu
gibi, havanın da bir ağırlığı vardır. Bunu anlayabilmek için
bir balonu şişirmeden önce ve şişirdikten sonra tartalım.
Şişirilmiş balonun az da olsa daha ağır olduğunu görürüz.
Bunun nedeni şişirilmiş balonun içindeki havanın ağırlığıdır.
Dünya’nın çevresini saran havanın da bir ağırlığı vardır. Bu
ağırlık yeryüzüne basınç yapar. Buna hava basıncı denir. Hava
basıncı barometre ile ölçülür ve milibar (mb) ifade edilir.
Hava basıncı her yerde aynı değildir. Hava basıncının az
olduğu alanlara alçak basınç alanı denir. Hava basıncının
fazla olduğu alanlara ise yüksek basınç alanı adı verilir.
Yüksek basınç alanlarından, alçak basınç alanlarına doğru hava
akımı olur. Bu hava akımı rüzgârı oluşturur.
Yeryüzündeki sular, hava
sıcaklığının etkisiyle buharlaşır. Havaya karışan su buharı
nem oluşturur. Havadaki su buharı yükseldikçe soğur ve
yoğunlaşır. Yoğunlaşan su buharı yağış olarak yeryüzüne düşer.
Yeryüzüne düşen yağış miktarı milimetre (mm) olarak ifade
edilir.
Herhangi bir yerde sıcaklık,
yağış, nem, rüzgâr ve benzeri etmenler etkili olabilir. Bu
etmenler, o yerin günlük hava durumunu belirler. İklim ise
daha geniş bir alanda etkilidir. Bir bölgede uzun yıllar süren
ortalama hava koşulları o yerin iklimini belirler.
Yurdumuzda bölgeler arasında iklim farklılıkları görülür.
Bunun nedenleri; yüzey şekillerinin çeşitliliği, yükseklik
farklılığı ve dağların kıyıya paralel uzanmasıdır.
Yurdumuzda genel olarak üç iklim tipi görülür.
Doğal özelliklerinden dolayı
ülkemizde başlıca üç iklim tipi görülür.
Akdeniz
iklimi: Bu iklim tipinde yazlar sıcak ve kurak geçer.
Kışlar ılık ve yağışlıdır. Don olayları ve kar yağışı yok
denecek kadar az görülür. Yıllık yağış miktarı 500 ile 1000
milimetre arasındadır. Akdeniz ve Ege bölgeleriyle Marmara
Denizi kıyılarında bu iklim etkilidir.
Karadeniz
iklimi: Bu iklim tipinde yazlar serin, kışlar ılık
geçer. Don olaylarına ve kar yağışına çok seyrek rastlanır.
Her mevsim yağış görülür. Yıllık yağış miktarı 1000
milimetrenin üzerindedir. Mevsimler arasında sıcaklık farkı
azdır. Karadeniz kıyısı boyunca ve bu bölgenin denize bakan
yamaçlarında etkilidir.
Karasal
iklim: Yazları sıcak ve kurak, kışları ise soğuktur.
Kış mevsimi kar yağışlı geçer. Bu mevsimde don olayları çok
sık görülür. İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri
ile Trakya’nın iç kesimlerinde bu iklim tipi etkilidir.
Yurdumuzda karasal iklimin en belirgin şekilde görüldüğü yer
Doğu Anadolu Bölgesi’dir.
Doğal
Bitki Örtüsü
Topraklar çeşitli bitkilerle
kaplıdır. Bir yerde iklim özelliklerine bağlı olarak
kendiliğinden yetişen bitkiler, oranın doğal bitki örtüsünü
oluşturur.
Akdeniz ikliminin görüldüğü
yerlerdeki bitki örtüsü makidir. Makiler, yaz kış yapraklarını
dökmeyen kısa boylu ağaçlardır. Defne, mersin, yabanî zeytin
ağaçları makilere örnektir. Bu ağaçlar, sıcağa ve kuraklığa
dayanıklıdır. Akdeniz Bölgesi’nde kıyıdan itibaren kızılçamlar
yaygındır. Kızılçamların tahrip edildiği alanlarda makiler
yayılmıştır.
Karadeniz ikliminin etkili
olduğu yerlerde gür ve sık ormanlar vardır. Bu bölgedeki
ormanlar, dağların alçak kesimlerinde geniş yapraklı
ağaçlardan, yüksek kesimlerde ise iğne yapraklı ağaçlardan
oluşmaktadır.
Karasal iklimin görüldüğü iç
kesimlerin doğal bitki örtüsü ise bozkırdır. Bozkırlarda
seyrek otlar, çayırlar ve dikenli bitkiler yetişir. Bunlar,
ilkbahar yağışlarıyla yeşerir ve yaz sıcaklarının başlamasıyla
sararıp kurur.
3. İlimiz
ve Bölgemizin Akarsu ve Gölleri
Akarsular:
Yağmur, kaynak ve kar suları bir yatak içerisinde toplanır ve
bir eğim boyunca akar. Bunlara akarsu denir. En küçük
akarsulara dere adı verilir. Derelerin birleşmesiyle çay,
çayların birleşmesiyle de ırmak (nehir) oluşur.
Akarsularımızın çoğu bir deniz
ya da göle dökülür. Bazıları da yer altına sızarak veya
buharlaşarak kaybolur.
Göller:
Karalar üzerindeki çukur yerlerde toplanan durgun
sulara göl denir. Bazı göllerin suları tatlı, bazılarının
tuzlu, bazılarınki ise acı ya da sodalıdır. Sularını dışarıya
akıtabilen göllerin suları tatlıdır. Dışarıya akıntısı olmayan
göllerin suları ise tuzlu, acı ya da sodalı olur. Örneğin;
Beyşehir Gölü’nün suyu tatlı, Tuz Gölü’nün suyu tuzludur. Van
Gölü’nün suyu sodalı, Burdur Gölü’nün suyu acıdır.
Akarsuların üzerinde yapılan
büyük setlerin gerisinde suların birikmesiyle oluşan göller
baraj gölleridir. Atatürk, Keban,
Karakaya, Hirfanlı yurdumuzdaki başlıca baraj
gölleridir. Bu göller; su taşkınlarını önlemek, elektrik
enerjisi, içme ve kullanma suyu sağlamak amacıyla yapılır.
Akarsu ve göllerden çeşitli
şekillerde yararlanırız. Örneğin; buralardan sağladığımız
suları içme, sulama ve elektrik enerjisi elde etme amacıyla
kullanırız. Akarsu ve göllerde balıkçılık ve su sporları
yaparız. Ayrıca bazı göllerden tuz ve soda elde ederiz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Ana Sayfa |
|