| Öğrenci Destek Hattı   | Öğretmen Destek Hattı |

  | Bize Ulaşın Bize Ulaşın | Site Haritası Site Haritası | Ana Sayfa Ana Sayfa |

s

 

D. Türk İnkılâbı ve Önemi

6. Ekonomik Alanda İnkılâp

Osmanlı Devleti son zamanlarında ekonomik yönden çok güçsüzdü. Kapitülâsyonlar ve uzun süren savaşlar nedeniyle ekonomi iyice bozulmuştu. Ülkede sanayi gelişmemişti. Ticaretle ise azınlıklar uğraşmaktaydı. Öte yandan Avrupa devletleri, bilim ve teknolojiden yararlanarak ekonomik alanda büyük gelişmeler göstermişlerdi. Bu devletler, ucuza mal ettikleri mallarını Osmanlı ülkesinde satmaya başladılar. Avrupa mallarıyla rekabet edemeyen Osmanlı ekonomisi çöktü.

Millî Ekonominin Kurulması

Cumhuriyet kurulduğu sırada ülkenin ekonomik durumu iyi değildi. Düşman yurttan atılmıştı; ama ülkenin tüm kaynakları da tükenmişti. Atatürk, Türk devletini ekonomik yönden güçlü duruma getirmek için savaş biter bitmez gerekli çalışmaları başlatmıştı. Çünkü siyasal bağımsızlığın ekonomik bağımsızlıkla güçlendirilmesi gerektiğine inanıyordu.

Ülkenin ekonomik alanda kalkınmasının yollarını araştırmak amacıyla İzmir’de İktisat Kongresi toplandı (17 Şubat 1923). Bu kongreye işçi, çiftçi, tüccar ve sanayicilerden oluşan delegeler katıldı. Kongrede kendi çabamızla ve kaynaklarımızla kalkınmamızı öngören ulusal ekonomi ilkesi kabul edildi.

Tarım, Ticaret, Sanayi ve Bayındırlık Alanında Gelişmeler

Cumhuriyetin ilk yıllarında tarım alanında bazı gelişmeler oldu. Örneğin, aşar vergisi kaldırıldı. Ziraat Bankasının köylüye tarım kredisi vermesi sağlandı. Örnek çiftlikler ve tarım kredi kooperatifleri kuruldu. Köylülerin uygun fiyatlarla traktör almaları sağlanarak makineleşmeye önem verildi. Tarımda makine kullanımı yaygınlaştırıldı.

 

Avrupa devletleri, cumhuriyetten önce kapitülâsyonlar nedeniyle Türk ticaretine egemen olmuşlardı. Lozan Barış Antlaşması’yla kapitülâsyonlar kaldırılınca ulusal ticaret canlanmaya başladı. 1926 yılında Kabotaj Kanunu kabul edildi. Bu yasayla denizlerimizde gemi işletme hakkı yalnızca Türk yurttaşlarına verildi.

Cumhuriyetin ilk yıllarında ülkemizin sanayisi pek gelişmemişti. Ulusal ekonomi ilkesinin kabul edilmesinden sonra sanayileşmeye hız verildi. Devlet, bir yandan sanayi kuruluşlarını kurmaya çalışırken, bir yandan da özel girişimi destekledi. Kalkınma programları hazırlandı. Sanayileşme ve kalkınma için ulusal bankacılığın geliştirilmesi kararı alındı. Bankalar kuruldu. Bu çalışmalar sonunda ekonomimize değişik sanayi kuruluşları kazandırıldı. Madenlerimizin araştırılıp değerlendirilmesi için Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü (MTA) kuruldu.

 

Bayındırlık alanında da önemli gelişmeler oldu. Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü kuruldu. Demir yolu taşımacılığına önem verildi. Ayrıca köprü, liman ve hava alanları yapımına başlandı.

             
              Ana Sayfa

Sayfa 1/ 1
Önceki Sayfa   Sonraki Sayfa