D. Türk İnkılâbı ve Önemi

3. Hukuk Alanında İnkılâp

Hukuk kuralları; yasa, tüzük, yönetmelik gibi yazılı kurallar bütünüdür. Bu kurallar, insanlar arasındaki ilişkileri düzenler. Yasalar, toplumun gereksinimlerine ve çağın gereklerine göre hazırlanır.

Yasaları, devletin yasama organı olan TBMM hazırlar. TBMM, yasama yetkisini Atatürk ilke ve devrimlerine uygun olarak kullanır.

Toplumun huzur ve güven içinde yaşaması, yasalara uyulmasına bağlıdır.

Teşkilâtıesasiye Kanunu (Anayasa)

Anayasa, bir devletin dayandığı esasları gösteren temel yasadır. Anayasada devletin yönetim biçimi, yasama, yürütme ve yargı ile ilgili görevler belirtilir. Vatandaşların temel hak ve ödevlerinin yer aldığı anayasa, bütün yasaların üstündedir. Hiçbir yasa anayasaya aykırı olamaz. Türkiye Cumhuriyeti’nde bugüne kadar dört anayasa uygulanmıştır. Bunların hepsinde de egemenliğin ulusa ait olduğu hükmü korunmuştur.

Türk devletinin ilk anayasası, Kurtuluş Savaşı devam ettiği sırada TBMM tarafından hazırlanmıştır. Esasları Atatürk tarafından belirlenen bu anayasa (Teşkilâtıesasiye Kanunu), 20 Ocak 1921’de TBMM’de kabul edilmiştir. 1921 Anayasası, egemenliği kayıtsız şartsız Türk ulusuna veren ilk anayasadır. Türk tarihinde ulusu, devlet yönetiminde ilk kez söz sahibi yapmıştır. Yasama ve yürütme yetkisi de TBMM’ye ait olmuştur.

29 Ekim 1923 tarihinde, 1921 Anayasası’na Türkiye Devleti’nin bir cumhuriyet olduğu hükmü konulmuştur.

Toplumun gereksinimleri değiştikçe anayasalarda da değişiklikler yapılması gerekir. Türkiye Cumhuriyeti’nin gereksinimlerine uygun olarak da zaman içerisinde yeni anayasalar hazırlanmıştır.

Türk Medenî Kanunu ve Türk Ceza Kanunu

Medenî kanun, hukuk düzeninin temelini oluşturur. Bu yasa; kişilerin hak ve borçlarını, ailenin kuruluşunu ve sona ermesini, miras gibi ilişkileri düzenler.

Osmanlı Devleti’nde tam anlamıyla bir medenî kanun yoktu. Osmanlı toplum yaşamında kadınlarla erkekler arasında eşitlik yoktu. Boşanma hakkı yalnızca erkeklere verilmişti. Erkekler birden çok kadınla evlenebilirlerdi.

Yeni toplum düzenine uygun bir medenî kanunun hazırlanması gerekiyordu. Bu amaçla bir komisyon kuruldu. Bu komisyon, Avrupa ülkelerinin medenî kanunlarını inceledi. Bu incelemeler sonucunda İsviçre Medenî Kanunu uygun bulundu. Çünkü İsviçre Medenî Kanunu, Avrupa’da en son hazırlanan medenî kanundu. Demokrasi ilkelerine de uygundu. İsviçre Medenî Kanunu Türk ulusuna uyarlanarak yeni bir medenî kanun hazırlandı. Bazı değişikliklerle TBMM tarafından kabul edildi.

Türk Medenî Kanunu 4 Ekim 1926’da yürürlüğe girdi. Böylece, evlenme ve boşanmalar belirli esaslara bağlandı. Tek eş ile evlilik ve resmî nikâh esası getirildi. Kadınlar erkeklerle eşit haklara sahip oldular.

Türk Medenî Kanunu’nun kabul edilmesinden sonra devlet ve toplumu ilgilendiren başka yasalar da çıkarıldı. Bunlar da cumhuriyet esaslarına göre düzenlendi. Bu amaçla 1 Mart 1926’da Ceza Kanunu kabul edildi. Türk Ticaret Kanunu ile Borçlar Kanunu da yeniden hazırlandı.

							Ana Sayfa

	Sayfa 1/ 1
Önceki Sayfa		Sonraki Sayfa