ÇEVRE
KİRLİLİĞİ
1. Sanayi
Yapılaşmasında Çevresel Önlemleri Önceden Alalım
Sanayileşme plânlı bir biçimde
yapılmalıdır. Sanayi tesislerinin bir bölgede toplanması
önlenmelidir. Bu tesislerin doğanın dengesini ve yapısını
bozmayacak biçimde çalışmalarına özen gösterilmelidir.
Her yere sanayi tesisi kurmak
amaç olmamalı, uygun olan yere gerektiği kadar sanayi tesisi
kurup verimli işletebilmenin plânlaması yapılmalıdır.
Bu plânlama için Çevresel Etki
Değerlendirme (ÇED) raporu hazırlanmalıdır. Bir sanayi tesisi
kurulurken çevreye yapacağı zararları en aza indirecek
önlemler alınmalıdır.
Verimli tarım arazilerine,
yerleşim alanları içerisine ve yakın çevrelerine sanayi tesisi
kurulması önlenmelidir.
2. Türlerin
Yaşadıkları Ortam İçinde Devamlılıklarını Sağlayalım
Her
ekosistemin kendine özgü özellikleri vardır. Örneğin çöl,
orman, bataklık ekosistemleri karşılaştırılırsa, ögelerinin
farklı olduğu açıkça görülür. Her canlı, bulunduğu ekosistemin
koşullarına uyum içinde yaşamını sürdürür.
Ekosistem bozulur ya da
değişirse, canlıların yaşaması zorlaşır ya da sona erer.
Örneğin doğal çevresi köy olan bir kişi büyük kente göç
ettiğinde, yeni karşılaştığı çevreye uyum sağlaması kolay
olmaz. Hamsiyi, balinayı tatlı sularda yaşatma ve üretme
olanağı yoktur.
Doğal ortamdaki bülbülü
yakalayıp kafeste yaşatmak da olanaksızdır. Nemi seven bitki
çölde, çam ağacı bataklıkta yaşayabilir mi?
Bir canlı varlığın doğal
çevresinden farklı bir çevrede yaşamasını istemek, yaşadığı
doğal çevreyi bozmak, yaban hayvanını yakalayıp yapay
barınaklarda yaşatmaya çalışmak çok hatalı davranıştır.
Böyle
davranışlar birçok canlı türünün yok olmasına neden olur. Her
türün yaşadığı doğal çevreyi korumak, o doğal çevrede
yaşamlarını sürdürmelerine özen göstermek hepimizin görevidir.
Canlıların da önemli zenginlik kaynaklarımız olduğu
unutulmamalıdır.
|